selam arkadaşlar,

100 bin liralık bir sermayemiz ve birkaç farklı fikrimiz var. ancak hiçbirine kendimizi ikna etmiş değiliz. farklı fikirlere açığız, hatta çok iyi fikirler olursa fikir sahibinin de kazanabilmesi için uygun bir ortam sağlayabiliriz.

bu para sizde olsaydı ne yapardınız?

teşekkürler.

kafam biraz karışık. aslında "ayıp olur" dışında bi düşüncem de yok. durumu basit bir şekilde anlatmaya çalışacağım.

küçük bir ajansta web yazılımcıyım.
bir tasarımcı var 40'lı yaşlarında, tasarımları gönderiyor ben de hayata geçiriyorum.

1 senedir burada çalışıyorum. 2 ay önce öğrendim ki, bu puşt arkamdan patrona konuşup duruyormuş "x yetiştiremedi" "x yapamadı" "x savsaklıyor" vb. gibi.

durumu anlatmak gerekirse de şu: tasarımcı sikim taşşağımda takılıyor. gelen tasarımların süreleri umurunda değil, bana bir bok tasarım falan gelmiyor. gelen tasarımlar da yarım yamalak geliyor. ben ayıp olmasın falan diye hiçbir zaman hiç kimseye gidip "bana tasarım gelmedi o yüzden proje aksıyor" demedim, işi vardır o yüzden gecikiyordur vs. diye.

bana gelen tasarımları da bir aksilik veya komplike durum olmazsa 3 gün içerisinde hayata geçiriyorum.

neyse, konuya dönecek olursak da. bu puşt böyle konuşuyormuş. bir keresinde patron "napayım yani ne istiyosun ya kovayım mı bunu mu istiyosn" gibi çıkışmış buna. yani yavşak, resmen benim işimden olmama sebep olacakmış.

ki gerçekten işimi yetiştiremiyor olsam haklı derdim. ama kendi yapmadığı işi bana yıkarak aradan sıyrılma, patronu manipüle etme peşindeymiş. sonradan öğrendim.

neyse, olaylar ortaya çıkınca falan ben bu yavaşkla ilgili ağzıma gelen her şeyi patrona anlattım. dedim ki "ben bugüne kadar bu konuları sizle konuşmuyordum çünkü doğru bulmuyordum ancak arkamdan konuştuğunu öğrendiğim için kendimi savunmam lazım. bu iş bu yüzden yetişmedi, şu şu yüzden bu bu yüzden" diye anlattım milyon tane şeyi. ve zaman içerisinde bu tasarımcı yavşak süt dökmüş kediye döndü.

bana ağzını açamamaya başladı.

neyse, geçenlerde yine gönderdiği iğrenç ve yarım bir tasarımı kodluyordum.
bu yine ofiste beni hedef alarak konuşuyor "işte bu site niye yetişmedi, gerekirse mesaiye kalınacak ama o iş bitecek" falan diye konuşuyor, direkt bana söylemese de herkesin duyacağı şekilde ortaya söylüyor.

ben de hayvan gibi bir mail attım. tasarımın iğrençliğinden, bu tasarımın bir website için uygun olmadığından, bunun daha çok bir kataloga benzediğinden ve SEO çalışması isteyen müşteri için rezil bir halde olduğundan bahsettim.

gönderilern tasarımın yarım olduğunu, bana gönderildiği kadarını kodladığımı ve online'da takip edebileceklerini falan söyledim.

inanılmaz sert, yerin dibine sokan ve %100 haklı olduğum bir maildi.
bunu iş takibi yapan arkadaşa ve patrona gönderdim.

bu süreçte, ajansta bir yenileme kararı alındı. dışarıdan bir danışman ajansı toparlamak için el attı. önce ajans içi problemleri teşhis edecekti. o yüzden herkesle bireysel görüşmelerde bulundu. bireysel görüşmelerin bir tanesi de benimleydi, ben yardırdım gittim. danışman da, ajansı tanıyan birisi. "kısaca bütün problem tasarımda. farkındayım." dedi. sonradan öğrendim ki, işyerindeki diğer kişiler de full buna sallamışlar.

neyse, cumartesi günü, bu danışman benim sert mailimi forwardlayıp ajanstaki herkesi CC'ye eklemiş. "pazartesi günü bu konu hakkında konuşacağız. 11.00'da herkes toplantıya" tarzında bir mail.

ben hissediyorum. bu yavşak tasarımcıyı kovacaklar. hatta hissetmiyor, biliyorum çünkü danışman bana söyledi. (daha önceden onunla iş yapmışlığımız var) ajansın yeni konumlandırmasını falan da anlattı. herkes de bu tasarımcıdan şikayetçi.

pazartesi günü de %90 benim attığım maile dair kavga edeceğiz.
ama yoruldum amk, tek kelime edesim yok. o mailin forwardlanmas biraz "ayıp oldu" düşüncesi de oluşturdu bende.

ama ben bu adamın kovulmasını, hatta sürünmesini istiyorum.
iftiracı orospu çocuğu yüzünden kışın ortasında işsiz kalabilirdim.
açık konuşayım: 2 aydır bu puştun altını oyuyorum. şuan süt dökmüş kediye döndü, ama yetmez. kovulması lazım hem ajansı geriye götürüyor hem de sinsice insanalrı manipüle ediyor.

neyse, olay bu kısaca.
sizce vicdan azabı çekmeli miyim?
ben sadece o mailin gösterilmesinin ayıp olduğunu düşünüyorum, onun dışında bu yavşağın kovulması zerre umurumda değil. umarım kovulur ve aylarca iş bulamaz.

soru: bir kanser testinin başarısı %82, yanlış pozitif sonuç ihtimali %10. test pozitif çıkmışsa gerçekten kansere yakalanma ihtimalı nedir?

asıl sormak istediğim: bu testin ikinci kez uygulanması sonucu olasılık değişir mi, değişirse kaç olur?

45 saatlik bataryaya sahip bir bilgisayarın 43 saat boyunca şarj edilmeden kullanılabilme ihtimali nedir?

i want to research chess learning at children.
"What age is better to learn to play chess? " and is this affect family relationships?
i think i should be more spesific. should i be more spesific about my research?

teşekkürler yaptığınız veya yapacağınız yardımlar için :)

Sadece size bakan anneniz var ve o da artik calismiyor. Kucuk kardesinize de bakiyorsunuz cunku okuyor.
Maddi durumlar cok kotu, 4 aylik kira birikmis vs. Onceden iyi imkanlarla yasandigi icin bu durumlar daha da batiyor tabi.
Aylar once tanisilan size yazdigi apacik ortada olan 10 kusur yas buyuk kaba saba hic hoslanilmayan ama parali adamin parasi yenir mi?

O adamla ilk tanistigimizda buralarda (garsondum) calisma sana burs veriyim demisti kabul etmemistim. o donemlerde bilgisayarimi satmistim parasizliktan. Adam da arabada bir iki kez kullandigim laptop var okul icin falan gerekirse getiriyim demisti annemin de zorlamasiyla kabul etmistim. Calistigim yere sik sik geldigi icin bir kere cikista eve birakmisti. Alisverise gotureyim mi seni demisti. Hayir diye reddetmistim. Para yemeyi gururuma yediremiyordum ama milletin baskilari falan beynimi ele gecirdi sanki.
Aylardir ayni seyleri yika kurut seklinde giyiyorum daha 23 yasindayim yasitlarim ulke ulke geziyorlar ve ben parasizliktan en guzel yillarimi evde gecirdim. Birini bulup parasini yesem iste bu da bu kulaga igrenc geliyor. Buyuk ihtimalle yapamam. Cebimde 10 lirayla ciktigimda bile hepsini verip hesaba ortak oluyorum.

O adami arayip bulusma teklifi etsem ve birazcik durumu anlatsam nolur? O adamin gozunden cevaplara ihtiyacim var,vurmadan yazin:)

selam arkadaşlar,

touchpad'imde bir problem var. kendi kendine ekranın sol üstüne çıkıp kitleniyor. sol sağ klik yapınca düzeliyor, ama 30 saniye sonra yine aynısını yapıyor. dolayısıyla laptopu kullanmak sinir bozucu bir hal aldı.

virüs taraması yaptım, ayarlayla falan oynadım ama değişen bişey yok, zaten bugün bi anca ortaya çıkan bişey.

ne yapmam lazım, güzelim laptop atsan atılmaz, satsan satılmaz, ama sinirimi bozuyor şerefsiz.

teşekkürler.

bir arkadasım var evli, karısı ile de gayet samimimiyim. evlilikleri arkadasımın bir gecelik bir ilişkisi yüzünden catırdıyor. üzerinden 6 sene gecmiş. kadın
paranoyaklık derecesinde hala kocasının sürekli capkınlıklar yaptıgını düsünmekte.
fakat ben kocasının o hatadan sonra bir daha bir şey yapmadıgını tövbe ettiğini biliyorum, karısı ise tam tersi paranoyak olmuş kocasının hergün farklı bir kadınla oldugunu düsünüyor. her gün karısı ile telde görüşüp onu rahatlatmaya calısıyorum. ne yapsam bilemedim, kadın profosyonel bir yardım almayı da istemiyor. nasıl yapsam bir yardım edin a dostlar.

Selam Arkadaşlar,

Bugün çok kolaymış gibi görünen ancak hiç de kolay olmayan 2 maçı sizlere sormak istedim.

1. Polonya - Gürcistan

yorum: ilk maç deplasmanda 4-0 kazanan bir polonya var, almanya maçı öncesinde mutlak kazanmak isteyecekler, ms 1 oranı 1.30, ama nedense bir türlü güvenemiyorum.

2. Ermenistan - Portekiz

yorum: Ermenistan evinde çok sert bir takım, yeni teknik direktörler evlerinde ilk maçları. Portekiz uzun yıllardır özellikle deplasmanda güven vermiyor, bu maçta ev sahibinin 2 fark yemeyeceğini düşünüyorum, oran 1.6

sizler bu maçlarla ilgili ne düşünüyorsunuz? Bunun yanında şu maçtan en az %95 eminim dediğiniz maçlar var mı?

teşekkürler.

edit: duyuru değil tabi.

not: öldükten sonra yine varolacaklarına (cennet-cehennem, reenkarnasyon vs.) inananlar için sorun yok, siz dağılabilirsiniz.

soru, ne olacağını bilmeyenlere ya da şüphe edenlere.

evren'in big bang ile yaratıldığı genel bir görüş (çoklu evren, sicim teorisi ve süpersimetri konseptini gözardı edersek)

şu an varolduğumuz ve yaşadığımız (en azından öyle varsayıyoruz) için, bunca olasılık içinde varolmak demek ki olası imiş, var olmuşuz.

bu ihtimale 1 diyelim.

sonsuz zamanda, sonsuz kere olasılık içinden, bu 1 dediğimiz olasılık gerçekleşmiş ve varolmuşuz.

atıyorum evrendeki tüm olasılıklar 10 üzeri 200 diyelim (çok fena salladım) ve bu oldu. yani 100000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000'da 1 ihtimal gerçekleşti ve biz var olduk.

biz öldükten sonra her şey sıfırlanacağına göre (bilinç, mekan ve dolayısıyla zaman) (yani zamanı ölçmek için bilinçli olmak gerek), sıfır zamanda sonsuz olasılık tekrarlanacak.

ta ki bu 1 dediğimiz, var olma olasılığı gerçekleşene kadar (çünkü var olmadıkça zaman sonsuz hıza ulaşacak, ölçemediğimiz için)

o halde, bilincimizi kazandığımız an ile öldüğümüz an arası göz açıp kapayıncaya kadar geçmez mi?

not: doğacağımız ya da varolacağımız an aynı kişi olmayabiliriz, aynı varlık bile olmayabiliriz. belki başka bir evrende başka bir olasılık olacağız. aslında biz bir olasılığın gerçekleşmiş hali değiliz de neyiz?

ya da sürekli aynı olasılık gerçekleşebilir ve biz sonsuza kadar bu hayatı baştan sonra tekrar tekrar yaşıyor da olabiliriz (farkında olmadan aynı yolda sonsuz kez yürüdük belki de).

varsa yanlış yaptığım, yanlış düşündüğüm bir yer, buyursun.

everything it's gonna be alright deyin bana..

Merhaba Canlar,

Bir piknik organizasyonumuz var, Belgrad'a gideceğiz, kızlı-erkekli (hatta %90 kız) toplam 10 küsür kişi için, önerebileceğiniz, güzel-çok güzel yerler var mı?var ise buraya yazar mısınız? aranan nitelikler:

-mangal yapılacak
-kullanışlı büyük masalar tercih sebebi
-paralı olması tercih sebebi
-sakin olması
-ırmak, mini göl tarzı bir yerlere yakın olması tercih sebebi

çok teşekkürler.

elimde 1400 data'lık bi excel dosyası var. bunda bi hücre içinde tarih örneğin 08.03.2014 9:30 olarak verilmiş saatle beraber. bunu ben direkt mart ya da 03 olarak göstermek istiyorum, nasıl yapılır?

Kurumsal buyuk bir firmanin bitce planlama bolumunde yetkili. Girisin bir ust basamagi gibi dusunun. 2yil tecrubeye ne maas verirler ki? 5-6k net olur mu yada ne olur:))

selam arkadaşlar. bundan bir süre önce marketin siparişlerini getiren çocukla muhabbet etmeye başladık. bi akşam gelebilir miyiz falan dedi, çağırdım oturduk içtik sıçtık. aradan 1 hafta kadar geçti, çocuk bana ben dışarda kalıyorum şu anda, sende bi duş alaiblir miyim dedi. al dedim, sonra da hava da kötü olduğundan bırakamadım sokağa. gel gelelim ki sadece yalnız yaşayabilen bi insanım, bu misafirliğin bir yerde son bulması gerekiyor. salı günü de annem bana geleceğinden çocuğu bugün yarın çıkarmam lazım. gel gör ki sıkıntıya giriyorum, bırakmak istemiyorum delircem. dışarda nasıl yatcaksın yer ayarla diyorum ayarlayamıyor, market işinden de ayrıldı 5 kuruş parası yok. napıcam ben ya?

hiç ümidim yok ama varsa bi odanız geçici olarak verin kalsın çocuğa. çocuk moldovalı 23 yaşında, çok dürüst temiz, cidden ahlaklı bi çocuk. ev işlerini falan yapıyor, ben istemiyorum ama benim işlerimi bile yapmak istiyor. anladınız işte cidden iyi çocuk.

ya da bana akıl verin. :/

lokasyon: istanbul, halkalı tarafları.

Neden?

Duble soru sordum size. Hadi bakalım.
Not: Çorabı kadın giyiyor, kadına ilgi duyan da ona bakıyor. Değişik yönlendirmeler olmasın diye bu detayı da atlamayalım.

20 gun oldu. N11 den almistik. N11 biz hemen o iptal ettiginiz gun parayi hesabiniza yatirdik diyor. Gun, saat ve referans no veriyorlar. Teb de yatirsalar gozukur diyor. Bi oraya bi orayi ariyorum. Nasil cozucez bunu?

içeyim mi?

ne demek oluyor bu cümle?
"Keşke evlenmeden önce seni tanısaydım"

benden iyi nedime olur demek istese, ben er kişisiyim. bildiğim nedimeler de kadın oluyo. işin içinden çıkamadım öğle öğle.

Hava kapalıysa deprosyondayım, açar açmaz içime mutluluk doluyo. Size de oluyo mu? İnsanlık olarak ne kadar zayıfız yahu?

Bulusmak için anlastık ama bir şartım var dedi
daha oraya gitmeden kahveler senden bir de falıma baktıracaz dedi ..Düpe düz kullanmak için bulusuyor ..Ayıp olmasın diye evet dedim ama şimdi ne desem gitmesem ? Ne yapsak sizce ?

çok çok spesifik bir soru, ancak kaynak sıkıntısı çektiğimden bir ümit soruyorum. load and trim sheet güncellemeleri yapmam gerekiyor. bilenler bilir, cg envelope kısmını design etmek biraz çetrefilli. elimde design, weight and balance ve performance manualler mevcut, mantığını da kavramış durumdayım ancak boşluklar var. excel'le böyle bir çalışma yapabilmek için daha fazla kaynağa veya tamamlanmış bir örneğe ihtiyacım var. bilenler, ilgilenenler, duyanlar haber verirse sevinirim. vermezlerse üzülmem.

Havacılık sektöründe çalışan insanlar vardı buralarda belki denk gelirler, gelmezlerse silerim.

öpmek.

Sb

Selam canlar,

Siyah beyaz'a benzer bir şarkı bileniniz var mı?

Türkçe ya da yabanı farketmez,

Teşekkürler,

Anlatılarda kendine yer bulmuş, doğa olaylarını düzenleyen melek veya melekler hakkında ( dış görünüşleri, görevleri, ifade ettiği semboller) bilgi edinmek istiyorum. Yardımcı olabilecek biri varsa, çok sevineceğim.

yalvar yakar beni yemeğe davet eden sevgili adayım ilk buluşmada hesabı ödemedi ve arabalarımız iki sokak aralıkta olmasına rağmen benim arabama kadar eşlik etmedi. beni beğenmeme gibi bir durum yok, sevgili olmak istediğini de ima etti. öküz mü düşüncesiz mi, ben mi abartıyorum?

not:evet araba suadiye'de ıssız bi sokaktaydı.

Bende yapacak iş kalmadı. Mesaiyi doldurmaya çalışıyorum onedio'da falan.

merhaba sevgili spartalılar=)
şimdi biraz eğlenmek amaçlı bir soru sormak istiyorum size. evde tam donmak üzereyken eski bir sıcak hava üfleyen fan buldum ve çok mutluyum. ona bir isim vermek istiyorum. sizce sıcak hava üfleyen bir fana nasıl bir isim verilebilir? maksat muhabbet olsun eğlenceli isimler bekliyorum =) şimdiden aklınıza sağlık =)

çocukluğumdan beri bayılırım zeka sorularına. öyle kelime oyunlu ya da formül gerektiren değil de pratik zeka gerektiren, farklı düşünmeyle çözülebilecek sorular özellikle.

sizin bildiğiniz böyle sorular var mı? ne bileyim gördüğüm en güzel soruydu dediğiniz. tabi cevabını vermeden :)
edit: uh mesajlaşmaktan soru okuyamadım :)o zaman herkes sorusunun altına spoiler yazıp cevabı da yazsın. merak eden baksın.

favorim olan soruları editleyeyim şimdi.

1. soru;
yıllar sonra iki matematik profesörü karşılaşır. sohbet ederler.
-çocuğun var mı?
+var 3 tane.
-yaşları ne?
+yaşları çarpımı 36.
-bi ip ucu daha ver.
+yaşları toplamı burdaki kapı numarası(ikisi de numarayı görüyor)
-mm bi ipucu daha ver.
+en büyüğü sarışın.
-buldum.

bu çocukların yaşları kaç?

2. soru; bi gün padişahın biri 10 tane kuyumcuya 100er gramlık 10 tane külçe altın yapması için 1000 gr altın dağıtır. neyse bi hafta sonra kuyumcular gelir.
padişah vezirine 'bu kuyumcuların arasında 1 hırsız var ve her külçeden 10 gr altın çaldı(yani her külçesi 90 gr). vezirliğini kanıtlamak için baskülü sadece bir kere kullanarak hangisinin hırsız olduğunu bul'

vezir nasıl bulmuştur hangisinin hırsız olduğunu?

illegalerde ve iddaada hangi bahis sistemleri var ?

mesela 10 tane maç yazicam herhangi iki tanesi tutunca para verecek.
ama banko koymak istemiyorum.

böyle sistemler var mı ?

bu bets10, bwin tarzı sitelerden bir şeyler oynamak istiyorum. çok değişik yorumlar var bu konuda. en son bir ara iyice caydırıcı bir ceza çıkacakmış da ne olduğunu öğrenemedim.

kulaktan dolma değil de bu işin aslını bilen var mı?

bir de ben hep paypal üzerinden ödeme yaparım diye kafamda kuruyorum da hatırladığım kadarıyla bets10 tc kimlik no'dan kimlik fotokopisine kadar abuk subuk belgeler istiyordu para çekebilmek için. bu konuda bilgisi olan var mı?

arkadaşlar bi kadın var ve benden hoşlanıyomu hoşlanmıyomu çözemedım. ama bıraz aramızda bi çekım oldugu kesın.Neyse kendısı bana bugun benı ruyasında gordugunu soyledı ; aynen aktarıyorum rüyayı ;

Bana etrafi gezdiriyodun ben okuldaydim aslinda sonra bi kafede belirdim sonra sen geldin boyle yemyesil bi tarla ama patika var. Ben seni takip ediyorum. Sen kot pantolon giymistin kendimi gormedim. Botlar vardi ayaginda kahverengi yada hardal.
denizi goremedim ama sonra patika yukari dogru cikmaya basladi. Sonra sen kayboldun uyandim.
Yani ruyam bitti sen bana yuzunu dondun ve ben sana bakamadim. Uyandim:)

Yorumlarınızı beklıyorum

birinden hoşlandınız, o da sizden hoşlandı. direk; ben senden hoşlandım ve birlikte vakit geçirmemizi istiyorum diyen mi, bir yerlere davet etmeye çalışıp dolaylı yoldan hissetmenizi sağlamayı çalışan mı?

selam arkadaşlar,

bundan 1 ay önce özel bi şirkettte mühendis olarak işe girdim. bölümde bir kıdemli mühendis (42 yaşında, benimle aynı pozisyonda ama kıdemli adı ahmet olsun) bir de bölümün müdürü vardır. müdür 65 yaşında kaptan pilot. bir de ben gelince 3 kişi olduk işte. en başından anlatayım, beni arayıp görüşmeye çağırdılar, gittim, 15 dakika içinde beğendik fiyatta anlaşalım çalış dediler ok, dedim, 4 gün sonra da işe başladım.

akşama kadar ahmet'le birlikteyiz, kaptan sadece bikaç günde bir uçuş öncesi ya da sonrası uğrar, etrafla ve bizle taşak yapıp gider. işlerin takibi tamamen bize ait. gelelim meseleye, bu ahmet denen adam bana işi öğretmiyor. işe girer girmez bana bir konu verdi, yaklaşık 2 senedir yapılmak istenen ancak bi türlü yapılamayan "performance monitoring" diye bişi. al bu manual, bu da yazılım, bu işi çöz dedi. 10 günlük hayvani bi efor sonunda işi hallettim, 10 numara da sonuçlar aldık. bu srüe zarfında bana hiçbişey öğretmedi. devamında yazılımla alakalı bir prosedür güncelleme konusu vardı, onu yap dedi, onu da bikaç günde hallettim verdim.

bana bir uçuş programı var ona çalış onu yapıcaz dedi, ben de manuallerden okuyorum, arada ufak tefek başka işler veriyor, ama asıl kendi yaptığı işlere beni yaklaştırmıyor. derken geçenlerde çok basit bir havaalanı takip işi verdi. açıkça anlatıyorum, 5 yaşında çocuk bile rahatça yapar. her hafta uçuşların tamamının olduğu bir liste hazırlanır ve ilgili bölümlere dağıtılır. biz de geliyor bu. bu listede hangi uçak nerden nereye kaçta gidecek tek tek yazar. aynı zamanda uçaktaki konfigürasyon değişiklikleri (kabindeki koltuk sayısı çeşidi vs) de yazıyormuş yeni dikkat ettim. iş şu: bu listedeki bütünhavalimanları kontrol et, analiz chartları bizim sistemimizde var olanları es geç, olmayanları bana söyle, ben onların da analizlerini yapayım. ben de ok dedim. uğraşıyorum tek tek. birkaç gün sonra hepsine bakmana gerek yok, yeni havalimanı olursa zaten kırmızıyla gösterilir dedi, ben de tamam sadece kırmızılara bakıyorum o halde dedim.

2 gün sonra bana çok sert bi şekilde söylenmeye başladı: ben sana konfig değişikliklerini de haber ver demedim mi? diye. ben de hatırlamıyorum dedin mi? duymamışım o zaman özür dilerim diye geçiştirdim. ben sana söyledim, beni yalancılıkla suçlama falan dedi, ben de tamam dedim o zaman ben duymadım. aradan 2 saat geçti, siniri azaldıktan sonra abi duymamışım ya da anlamamışım mazur gör tekrar özür dilerim dedim, tamam dedi geçtik.

ve dün sabah ofise gittim, mail: mailin saatine bak!!!!, havaalanlarını da kontrol ediyordun değil mi?????? ben de evet ediyordum!! kırmızılara bak dedin sadece ben de öyle yaptım, gelince kontrol edersin dedim. geldi direk konuya girdi. yine sert bi şekilde bağırarak konuştu. ben öyle söylemedim sana, 20 yıllık kitapları unutmuyorum bunu mu unutcam falan diyor. ben de iki kulak sahibiyim böyle dedin dedim kestirip attım. ben senle çalışmak istemiyorum artık, sen orda otur öyle naparsan yap, ben de kendi işime bakayım dedi. ok dedim.

kaptanı aradım anlattım, olur öyle şeyler takma kafana daha yenisin ben onla konuşurum dedi geçti. ama adam benle dün sabahtan beri ne konuşuyor, ne iş söylüyor, ne de bişey öğretiyor ki zaten öğretmiyordu. ben de bu akşam aradım, nolucak böyle mi olucak diye. o da sen hatanın sorumluluğunu almıyosun, işi savsaklıyosun falan dedi. herşeyi öğretmemi hazır bekliosun, benim zamanım yok falan da dedi. artı sana bişey öğretsem, yanlış yapsan bana ahmet abi böyle öğretti diyeceksin biliyorum, kötü niyetlisin en ufak bişeyde beni sattın falan dedi. ona göre benim sen öyle demedin demem satmakmış. ben de diğer işleri savsaklamayıp neden bunu savsakladığımı, düşüncelerinin hayat ürünü olduğunu, şizofren olmadığımı vs. söyledim. ama kötü niyetli olduğumu düşündükten sonra sen yapacak bişey de yok dedim. iyi akşamlar dedim kapattım.

şimdi bu adam bana işi öğretmek istemiyor ve bütün bunları bu yüzden mi yapıyor ben anlamadım. yarından itibaren işi kendim nasıl öğrenirim onun yollarına bakıcam, ama bu dingille de sürekli aynı ortamdayız, akşama kadar arada bir laf atıyor, çay söyliyim mi diyorum, iletişim kurmaya çalışıyorum ama olmuyor. aynı ofiste konuşmayınca da çok sıkılıyordum ama sallamicam. sorum şu? aga bu durum nedir? durum olan okuyan varsa allaşkına bana bi anlatsın. zira ben bi bok anlamadım. bi de bi adamın pilotu tavlayıp beni işimden etme olasılığı da nedir, nasıl önüne geçerimi de yazacak biri olursa makbule geçer, maklube ısmarlarım bi gün de. bira da olur.

teşekkürler.

(oha kitap yazmışım, okuyan olursa ne ala olmadı silcem artık)